Sürekli anlatırlardı muhteşem bir balık yedik, tekne turuna çıktık, şurayı gezdik, burayı gezdik diye. İnanın Amasra’yı merakımdan çıkıp bu turu satın almaya gittim. Her neyse tur günü geldi çattı. Sabah kalkma konusunda pek becerikli biri olmasam da geziye yetiştim. İlk etapta ne eziyetli bir iş sabahın köründe diye düşünürken ikram ettikleri sandviç ve çay beni kendime getirdi.
Yolda normalde bir kez mola veriyorlarmış fakat bu yolculukta araçtaki yolcuların isteği üzerine iki kez verdiler. Biraz daha uyku sonrası gözlerimi Bakacak Tepesi’nde açtım. Adını niye bakacak koymuşlar burada anladım. Güzel bir manzara ile kendime geldikten sonra Amasra’ya indik.
Amasra’ya inince zaten öğlen olmuştu. Öğle yemeğini paketimi dahil etmemiştim fakat yine de diğer misafirlerle birlikte balık restoranına oturduk. Yemek gerçekten güzeldi. Yemekten sonra bir kaç arkadaş geziye katılmayıp yüzeceklerini rehbere bildirip bizden ayrıldılar. Buraya gelene kadar isteyenin yüzebileceğini açıkçası bilmiyordum.
Rehber arkadaşın eşliğinde Amasra’yı gezmeye başladık. Çekiciler çarşısı, Kale içi evleri, Fatih camii, Kemere köprüsü ve Küçük kilise derken gezimizi bitirdik.
Geziden Sonra Yaşadığım Keyifli Anlar
Gezi bitince dönüyoruz diye tedirgin oldum ama asıl keyifli kısmı şimdi başlıyormuş. Kimi arkadaşlar çarşıya daldı, kimisi tekne turuna, kimi de bir banka oturup denizi seyretmeye başladı. Çarşıda gözüm yoktu ama tekne turuna katılmayı tercih ettim. Çok güzel bir ortam oluyor teknede. Turlara katılanlara özellikle tavsiye ediyorum. Müzik eşliğinde ve nezih bir ortam oluşuyor.
Tekne turu sonlanınca birazda Amasra sahilinde yürüyüş yapma fırsatı buldum. Gerçekten keyifliydi. Dönüş yolunda da çay kahve ikram ettiler sağ olsunlar. Yalnız başıma katılmış olsam da keyif aldım. Ama siz yine de kafa dengi bir arkadaşınızla katılın.
